3 Temmuz 2009 Cuma

Fanustaki için durum fena!

Bir bu eksikti. Fanusun içine giremediğimiz, içindekinin de dışarı çıkamadığı yetmiyormuş gibi fanusu kırmak ve içindekini dışarı çıkarmak için profesyonel yardıma başvuruldu. Bu ilkbakışta iyi birşey gibi görünüyor ve doğru birşey aslında. Ama bunu yaparken fanusun içine kapanmış canlının ürkmemesi, daha önemlisi bu kırılmaz cam kırılırken zarar görmemesi gerekiyor! Kim alacak bunun travmatik sorumluluğunu?! Bu fanus operasyonunu, fanusun içindekinden gizlice yapmak da ne oluyor, zaten herkese güvenini yitirmiş ve ürkmüş birisini daha da yıpratarak korkutmanın ne anlamı var? İkna yolu tükendi biliyorum, çaresiz donakaldık biliyorum. Ama fanustaki zarar görmemeli bunu da biliyorum.

Mahalle veya vicdan baskısı ile bu fanusu olduğu yerden başka yere taşıyarak, kırdırarak içindekine ulaşmayı hedefleyen kişinin kendisinin sakin ve öfkesiz olması gerekmez mi öncelikle?

Kendisinin ruh sağlığını toparlamış ve sukunet içinde olabilmesi gerekmez mi? Fanustaki durumun rahatsızlık olduğunu kabul ederek, genetik olarak kendisinde de bulunabileceğini hatırlayarak sevecen olması gerekmez mi?

Ve ben dostu olarak, içimdeki adalet duygusu ile hareket ederken ne isaya ne musaya yaranamama durumu içinde sadece kendi iç sesimin ışığında doğru hareketten şaşmamaya çalışıyorum. Benim için esas olan; fanus içinde tıkılmış yaşayan ve halini iyi hal sanan dostumun bu operasyonlarda kılına zarar gelmemesidir. Bu da böyle biline. Tarihe böyle yazıla. Bedeli ne olursa olsun ona bir zarar gelmemeli. Bu detaydan hareketle cambaz gibi ince dengedeyim.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder