16 Ekim 2009 Cuma

Yeniden Avrasya Halk Koşusu

Geçen senenin ilk kez katılım heyecanı ile tam 3 saat (Aslında 3.5 saat ama katılmasını istediğim arkadaşlara moral olsun diye yalan attım) yürüdüğümüz yollarda ilk 1 saat içinde çamaşırlarımıza kadar ıslanmıştık:)

İlk kez katıldığımız için sanıyordum ki illa ki spor ayakkabım ve eşofmanım olmalı. Sonra gelişen dakikalarda gördüm ki sırtında çantası, ayağında cat botları ile, bebek arabasında bebekleri ile, termoslarında çayları ile, elde bayraklar millet keyifle yürüyor. Koşan yok:)

Bu sene o nedenle yağmurdan korkmuyorum. Geçen senekinden beter olması cidden mümkün değil. Bu sene cep telefonumun ıslanmaması için gereken tedbirleri alıp ayağıma da Lafuma goratex yürüyüş ayakkabılarımı çektikten sonra derdim yok. Köprüyü geçip Beşiktaş'a girerken Starbuck's'a uğrayıp yine kahvemizi içeriz. Oradan da İnönü Stadı'na yürüyüp madalyamızı, sertifikamızı ve bana 3 beden büyük tişörtlerimizi alırız.

Katılacak olanlara yine ısrarla söylüyoruz ki; çengelli iğne ile tutturduğunuz göğsünüzdeki forma nolarını asla atmayın, kaybetmeyin. Numarayı teslim etmeden size madalyanızı vermiyorlar. Geçen sene birçok insanın eli boş kaldı bu nedenle.

Bir teori: Asma köprülerde binlerce insanın adımından çıkan titreşim, köprünün rezonanstan yıkılmasına neden olur diyenler var. Ama doğrusu şu: Bir tabur asker köprü üzerinde uygun adım yürürse köprünün iç frekansı bozulacağından köprüyü yıkabilirsiniz. Uygun adımda yürümüyoruz biz allahtan. Onuncu yıl marşıyla gaza gelsek bile:)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder